Binlerce insana çeşit çeşit acılar yaşatan, ülkenin başındaki Torun ve ekibi 2023’ te vatanı büyük bir ateşin içine atıp öyle gitmişti. Onu gönderdikten sonra tarif edilemeyen bir sevinçle başa geçen Dedeist yöneticiler ise görünürdeki sorunları çözmek yerine, insanların kılık kıyafetleriyle, inanç şekilleriyle uğraşarak, var olan problemlerin üstüne yeni sorunlar eklemişlerdi. Halk ise açtı. Fakat Dedeist rejim, yüz yıl öncesinde olduğu gibi bir türlü aşamadıkları din takıntıları yüzünden, ülkeyi olduğundan daha kötü bir hale sürüklemişti.
Üçüncü Dünya Savaşında Rusya’yı destekleyen Dedeist yönetim, Torun’un memleketin doğal kaynaklarını satmak amacıyla Rusya, Katar, İran ve benzeri ülkelerle yaptığı gizli ve açık, ülkeyi zora sokan anlaşmaları fesh edemediler. İşin içinden bir türlü çıkamadıkları için de bu ülkelerin baskılarından kurtulmak adına Dede’nin kurduğu Cumhuriyet’i kendi elleriyle yıkmak zorunda kaldılar. Sonrasında Rusya İstanbul’u işgal etti. Dedeistler ise yeni bir devlet kuramadan, tıpkı Torun ve ekibi gibi ülkeyi olduğundan da kötü bir halde bırakıp, çareyi kaçmakta bulmuşlardı.
Ekonomik kriz, Üçüncü Dünya Savaşı, Cumhuriyet’in yıkılması, deprem derken yıllar süren zorlu bir süreç yaşandı. Sonrasında geride kalan bu enkazı, yine zulüm gören insanların gayreti ayağa kaldırmıştı. 2027 büyük İstanbul depreminden sonra Rusya’ya karşı Türk, Kürt, Alevi, Sünni demeden tüm halk birleşti ve İstanbul’u Rusların elinden almayı başardı. İstanbul’un yeniden fethedilmesiyle birlikte, içinde ırkçılık ve cumhuriyet kavramlarını bulundurmayan yeni bir devlet kuruldu. Fakat savaş sırasında bu topraklardan kopan birçok güneydoğu ili bu yeni kurulan ülkeye tekrar dahil olmak istemeyip, kendi istekleriyle, artık yeni devletin de tanıdığı Kürdistan Devleti’ne katılmışlardı.
Yeni kurulan ülkeyle birlikte nice mağdur edebiyatı sona ermiş, şucu, bucu denilen birçok faşist söylem neredeyse yok olup gitmişti. Tarih, üstü kapatılmadan derin araştırmalar ve belgeleriyle yeniden yazılmaya başlanmış ve çok enteresan bir geçmiş çıkmıştı ortaya. Öyle ki; geçmişte hain, isyancı, terörist diye bilinenler kahraman, bazı kahraman diye bilinenler ise aksiyle bilinir olmuştu. Ve bu yeni tarih okullarda okutulmaya çoktan başlamıştı.